Oyun

Türk malı. İsim

1- Vakit geçirmeye ya da vaktin size geçirmesine yarayan, belli kuralları ve her kural için bir hileye sahip olan eğlence.

2- Kumar.

3- Şaşkınlık uyandıran, tüylerimizi diken diken yapan, insana "haymına ovası!" dedirten hüner.

4- Tiyatro, sinema ve aşkta sanatçının rolünü yorumlama biçimi.

5- Kelimesine dokunmadan. Müzik eşliğinde yapılan hareketlerin bütünü. (Oha lan TDK! Sitede söz arama seçeneklerini düzelttin ama ya müzik eşliğinde sevişiyorsak nolacak? Oyun mu yapıyoruz edepsiz!)

6- Seslendirilmek veya sahnede oynanmak için hazırlanmış eser teker, temsil, piyes.

7- Kelimesine dokunmadan. Bedence ve kafaca yetenekleri geliştirmek amacıyla yapılan, çevikliğe dayanan her türlü yarışma. (Seni bedence ve kafaca seviyorum TDK! Anla artık bunu!)

8- Sipor. Güreşte, satrançta ve politikada rakibini yenmek için yapılan türlü biçimlerde şaşırtıcı, kafa karıştırıcı hareket.

9- Sipor Teniste, tavlada ve t ile başlayan tüm siporlarda taraflardan birinin belirli sayı kazanmasıyla elde edilen sonuç.

10- Şerefsizlik. Hile, düzen, entrika, adilik, desise, götlük, Kaan.

(Ortak örnek: "Bana oyun yapma!")


Hollandalı kültür kuramcısı Johan Huizinga, 1938 yılında Homo Ludens (oyun oynayan insan) kitabını yazdığında muhakkak ki uygarlık tarihini o ana kadar hiç değerlendirilmemiş bir yüzüyle gördüğünün farkındaydı. (Şerefsiz!)

Huizinga'nın 'oyun'a dair yaptığı bu yorumun en önemli yanı; kültürün içindeki oyundan bahsetmek yerine, kültürün tamamen oyun olduğunu iddia etmiş olmasıdır. Öyle ki kültür, her ne kadar yukarıdan ciddi görünse de, insanlar aslında oyun arayan varlıklar olarak üç temel özelliği talep edip uygulamaya çalışırlar: (1) Oyun özgürdür, özgürlüktür. (2) Oyun gerçek hayatın sıradanlığından uzaktır. (3) Mekan ve süre olarak da hakikatin ötesindedir.

Huizinga'nın, politikadan iş hayatına, savaştan sekse kadar insan evladının attığı her adımın bu oyunsallık işlevine sahip olduğunu söylemekte haklı olup olmadığının takdiri size düşer sevgili oyunbaz okuyucular. Dönün kendi hayatınıza bir bakın, "öyle değil", oturur "bu amca saçmalamış" diye bir makale yazarız. Ciddiye alırlar mı bilmem!

Onu bunu (Huizinga) geçersek, son dönemlerin dijital oyunların hakimiyetinde geçtiğini söyleyebiliriz. Atari salonları çılgınlığıyla başlayan bu eğilim kendini Tetris denilen meşum oyunla sürdürdü. Ardından PC, Playstation ve Internet oyunları geldi ki kendilerini şiddetle kınamak gerekir mi bilmiyorum.

Neden mi? Zira oyunlar, kolaylıkla gerçek hayatın dertlerinden kaçma yoluna dönüşebilirler. 1994 yılında, MUD denilen bilgisayar ağı oyunları okulun yurtlarında oynanmaya başladığında, pek çok dallamanın bunlara takılmaktan dersleri takip etmeyerek okuldan atıldıklarını bilirim. Naçizane şu bünye de, iki master programını bilgisayar oyunlarının koynunda geçirdiği gecelerin ardından bıraktı.

Sözün özü; kimimiz solitaire, kimimiz the biggest brain, kimimiz PES, kimimiz Call of Duty, kimimiz de politik liderlik, din önderliği, entellektüellik vb. oyunları oynuyor olabiliriz. Her ne kadar kendi meşrebimize uygun oyunu seçip oynuyor olursak olalım, en nihayetinde "Bu da geçer!" pek sevgili faniler.

Öyle ya da böyle, hayatımız birinci ve ikinci dereceden oyunlarla sürüyor, ne hoş değil mi! Ne var ki gönül daha fazla oyun olsun istiyor. Nasıl mı? Aşağıda bir kaç oyun önerimi yazıyorum, yetkililerden acilen önlem alınmasını istiyoruz!

İslam Online Fantasy Role Playing

Puan yerine sevabın olduğu bir FRP oyunu. Bir kafiri öldürmek 100 sevap, içki içen bir zındığı dövmek 10 sevap. Her level sonunda cennetten bir parça görülen oyunda bir 'level'ı geçince alınan puanlar İhlas-İman-İtikat-Dua Gücü vs gibi 'skill'lere paylaştırılır.

Ezik Solcu First Person Shooter

Oyun 12 Eylül sonrasında başlar; bütün solcular ya kapitalist olmuş ya da dinci- sağcı partilere yamanmışlardı. Öncelikle barda "devrim nasıl yapılır?" muhabbetiyle puan toplayan kahramanız bir kaç yarı aydın kızın kalbini çaldıktan sonra eski bir tanıdığından silah edinir. Sonra da tüm politikacıları ve para babalarını teker teker vurmaya başlar. Her hayali vuruşta "kendini tatmin puanı" ve vurma yeteneği artar.

Bütün Erkekler Aynısınız Adventure

Bu adventure oyununda genç kadın sarhoş olduğu bir gecenin sabahında bilmediği bir evde uyanır. Önceki gece hayal meyal bir erkekle seviştiğini hatırlamaktadır. Ancak kim olduğunu kestirememektedir. Kendisi bundan zevk almamışçasına, kullanıldığına dair bir his içini kemirmektedir. Evdeki ipuçlarını takip ederek onu "kullanan" erkeği bulmaya çalışır.

Hiç yorum yok: